İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, ülkesinin Şam’daki konsolosluğunu vuran İsrail’e karşı muhtemel misillemeyi uluslararası hukuku ve diplomatik misyonların dokunulmazlığını ihlal eden “saldırganı cezalandırmak için meşru müdafaa” olarak değerlendirdiğini söyledi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada Abdullahiyan’ın, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile yaptığı telefon görüşmesinde İsrail’e karşı azami itidal çağrısını kabul etmediği belirtildi.
İsrail’in Gazze’deki saldırılarının durdurulmasının mevcut sorunların tek çözümü olduğunu kaydeden Abdullahiyan, “Almanya’nın Gazze’de ateşkes sağlama çabalarının sonuçsuz kalmasının nedeni, Almanya’nın bu soykırım devam ederken tarafsız kalmamasında aranmalıdır.” dedi.
Tel Aviv’in saldırısına karşı ülkesinin vereceği muhtemel misillemeye ilişkin ise Abdullahiyan, “İsrail rejiminin uluslararası hukuku, Viyana Sözleşmesi’ni, kişilerin ve diplomatik mekanların dokunulmazlığını tamamen ihlal ettiği durumlarda saldırganın cezalandırılması amacıyla meşru savunma bir zorunluluktur.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan İran’ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği’nden yapılan yazılı açıklamada, BM Güvenlik Konseyi İsrail’in saldırısından sonra saldırıyı kınayarak faillerin yargılanması için adım atmış olsaydı, “İran’ın İsrail’i cezalandırma ihtiyacının ortadan kalkmış olabileceği” kaydedildi.
İRAN’IN SURİYE’DEKİ KONSOLOSLUĞUNA SALDIRI
İran’ın Şam’daki büyükelçilik yerleşkesinde yer alan konsolosluk binasına İsrail tarafından 1 Nisan’da hava saldırısı düzenlemişti.
Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusu’ndan 2’si general, toplam 7 İranlı yetkili öldürülmüştü.
Ayrıca 6 Suriyelinin de yaşamını yitirdiği açıklanmıştı.
Olaydan ABD’yi de sorumlu tutan Tahran, saldırıya hızlıca misillemede bulunacağını açıklamıştı.
Saldırı sonrası 2 Nisan’da ABD’nin İran’daki çıkarlarını temsil eden İsviçre’nin Tahran Büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na çağıran İran, ABD’ye mesaj ilettiğini duyurmuştu.
İran basınında, ABD’ye İsviçre aracılığıyla “İsrail hedeflerinin vurulacağına” ilişkin bilgi verdiği öne sürülmüştü.